Yazla gelen cilt problemlerine dur deyin!.Acıbadem Kadıköy Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. İnci Candan ve Acıbadem Bakırköy Hastanesi Dematoloji Uzmanı Yeşim Tekin'e, yaz mevsiminde en sık rastlanan cilt sorunlarını ve alınması gereken önlemleri sorduk. İşte uzmanların yanıtları...

İstanbul- Yaz mevsimi yalnızca keyif getirmiyor. Eğer hazır olmazsanız, bazı cilt sorunlarıyla karşılaşmanız kaçınılmaz oluyor. Sıcak yaz günlerinde doğada, açık havada daha fazla vakit geçiriyor, yüzüyor, güneşleniyor, uzun yürüyüşlere çıkıyorsunuz. Bunlar yaz mevsiminin en keyifli tarafları. Ancak güneş yanıkları, böcek ısırıkları, isilikler gibi sorunlar bu keyfinizi gölgeleyebiliyor. Uzmanlar, yazla gelen 7 cilt sorunuyla ilgili uyarıyor.

Uzun süreli ve korunmasız olarak güneşte kalındığında deride oluşan yanma hissi, acı ve bazen de sıvı dolu kabarcıklar oluşturan akut reaksiyon güneş yanığı olarak tanımlanıyor.

Korunmak için, 11.00-16.00 saatleri arasında doğrudan güneşe maruz kalmayın. Rüzgârlı, bulutlu havalarda güneşin olumsuz etki yaratmayacağını düşünmeyin. En az 30 koruma faktörlü güneş kremi kullanın. Kremi güneşe çıkmadan yarım saat önce uygulayın, 2-3 saatte bir yenileyin, denize ve havuza girdikten sonra tekrar sürün.

Yaz aylarında çoğunlukla parklarda, bahçelerde vakit geçirmenin sonucu olarak bitki alerjileri ortaya çıkabiliyor. En çok incir ağacı veya olgunlaşmamış meyvesi ile temastan sonra görülüyor. Temas ettiği bölgede kaşıntı, ağrı ve birkaç ay süren kahverengi lekeler oluşuyor. Korunmak için: Hangi bitkinin alerji yapacağını bilmek mümkün olmadığı için korunmak kolay değil. Böyle bir reaksiyon olduğunda bölgenin bol su ile yıkanması, kaşıntı ve yanma devam ederse soğuk kompres yapılması, o an bulunabilirse antihistaminik ilaç alınması ve kortizonlu losyon sürülmesi öneriliyor.

Bazı kişilerde cildin güneşe maruz kalan alanlarında kaşıntı ve döküntüler ortaya çıkabiliyor. Özellikle açık tenlilerde görülen güneş alerjisi cildin güneşle temas ettiği ilk gün ortaya çıkıp, sonra kendiliğinden kaybolabiliyor. Ancak bu sorunu, yaz boyunca yaşayanlar da var.

Güneş koruma ürünleri her zaman işe yaramıyor. Tatile çıkmadan önce antihistaminik oral ilaçlara başlamak ve tatil süresince kullanmak kısmen koruyor. Bazı durumlarda güneş alerjisi olan kişilere yaz başlamadan ışık ile duyarsızlaştırma tedavisi uygulanıyor.

Çevremizde çok fazla bulunan ancak sanıldığı kadar kolay bulaşmayan bu mikroorganizmalar, nem ve ısı yönünden uygun bir ortam bulduğunda oraya yerleşiyor.

Öte yandan güneş lekesi olarak adlandırılan kahverengi lekeler ise vücutta zaten var olan bir mantarın uygun ortam bularak ortaya çıkması ile oluşuyor.

Mantarın en sık görüldüğü ayak, kasık ve vajinal bölge başta olmak üzere vücudu kuru tutmak, ortak ayakkabı ve terlik kullanımından uzak durmak gerekiyor. Ayrıca havuz veya denize girdikten sonra ıslak giysilerin değiştirilmesi de önem taşıyor.

Katlantı bölgelerinde oluşan, derinin birbirine değmesi ve terin tahrişi ile ortaya çıkan kızarıklık, deri yüzeyinde bozulma ve yaralar açılması pişik olarak adlandırılıyor.

Bebeklerde sık rastlanan bu durum, yetişkinlerde de görülüyor.

Korunmak için: Pişikten korunmak için kilo kontrolünü sağlamak önemli. Çünkü şişman kişilerde, katlantı bölgeleri oluşuyor. Hava almayan ve ter ile tahriş olan bu bölgelerde isilik oluşma oranı daha yüksek. Ayrıca şişman olmayan kişilerin duştan sonra iyi kurulanması, özellikle erkeklerin pamuklu kumaştan yapılmış, bacak üst kısmına kadar uzanan ve vücudu saran iç çamaşırı giymesi öneriliyor.

Yaz aylarında açık alanda daha çok vakit geçirilmesi nedeniyle böcek ısırıklarına sıkça rastlanıyor. Kaşıntının yanı sıra bazen alerjik sorunlar, hatta ciddi hayati tehlikeler görülebiliyor. Korunmak için: Böcek nüfusunun çok olduğu doğal alanlarda giysilerin daha korunaklı olması ve böcek kovucuların kullanılması gerekiyor. Bu tip ürünleri, açıkta kalan bilek, boyun gibi bölgelere hafifçe sürmek yeterli oluyor.

Sadece yazın değil, tüm yaşamımız boyunca güneşin etkileri göz önüne alındığında deri tümörleri akla geliyor. Bunların en önemlisi de melanomlar. Melanomların çoğu azar azar güneşe maruz kalmaktan çok, çocukluk ve gençlik dönemlerinde güneş yanığına sebep olacak kadar yoğun güneşe maruz kalma sonucunda ortaya çıkıyor.

Çocukları ve gençleri güneşten her mevsimde uygun şekilde korumak çok önemli. Özellikle ailesel yatkınlığı olan kişilerin daha hassas davranması gerekiyor. Koruyucu faktör ne anlama geliyor? Bir kişinin güneş koruma kremi sürmeden 10 dakika güneşte kaldığında oluşabilecek cilt hasarı, aynı kişi güneşe çıkmadan yarım saat önce 30 faktör koruyucu sürdüğünde ancak 300 dakikada oluşuyor. Yani koruma faktörüyle güneşte kalma süresi uzatılabiliyor. Çocukları giysi ile koruyun Çocuklar için 50 faktör koruyucu kremler öneriliyor. Ayrıca kumsalda oynayan çocuğun kremini iki saatte bir yenilemenin yanı sıra giysi, şapka ve gözlükle koruma sağlamak da çok önemli. Bu amaçla açık renk ve sık dokumalı giysiler tercih edilmeli. Sadece tatilde değil, şehir içinde de çocuklar dışarı çıkarken açıkta kalan bölgelerine koruyucu krem sürülmeli.