Kimler Diyet Yapmamalı ?

bayan trend - kadınlar için güzellik sırları
Toplumuzda yanlış bilinen bazı gerçeklerden birisi de budur.Kilo problemi olan herkesi diyet yapmaya zorlamak yanlıştır.Diyet,sağlıklı bireyler oluşturmak için gereklidir.Sağlığını kaybetme riski olanlara diyet dayatılmamalı.
Obezite ve metabolizma uzmanı Dr. Ayça Kaya, fazla kilolu kişilerin diyet yapmamalarını daha da önemlisi hayatlarını diyet öncesi ve sonrası diye ikiye ayırmamalarını öneriyor.
Şişmanlık sadece yemekten kaynaklanmaz!
Dr. Ayça Kaya, öncelikle fazla kilonun nedenlerinin araştırılmasına dikkat çekiyor, çünkü şişmanlık sadece fazla yemekten kaynaklanmıyor. Bu durum birçok metabolik, hormonal, genetik, çevresel ve psikolojik etmenlerin bir arada bulunduğu kompleks bir hastalıktır. Yani basit bir üst solunum yolu enfeksiyonuna benzemez. Üst solunum yolu enfeksiyonundan sorumlu olan ajan bir mikroptur ve bir antibiyotik içildiğinde bu hastalık geçer. Fazla kiloluk durumunda ise neden bir çok etmene bağlı olduğundan, ne yazık ki, mucize bir diyet, mucize bir cerrahi veya mucize bir ilaç kullanımı ile bu hastalıktan kurtulunmaz.
Mucizelere inanmayın…
Zayıflamak deyince birçok kişi nedense mucize diyetlerin ve mucize bitkisel desteklerin peşine düşer. Kısa süreli yapılan diyetlerin en büyük zayıf noktası insanın yaşamına uygun olmamasıdır. Dolayısı ile diyet bırakıldığı zaman verilen kilolar fazlasıyla geri alınmaktadır. Bugün tıbbi olarak insan vücudunun ihtiyacı olan temel besin maddeleri; karbonhidratlar, proteinler ve yağlardır. Bu besinler düzenli ve dengeli bir şekilde alınmaz ise vücutta geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilirler. Kansızlık, saçlarda dökülme, tırnaklarda kırılma, sinirlilik ve hatta çok katı yapılan diyetlerde kalpte ritim problemleri ortaya çıkıp ani kalp durmalarına neden olabilir. Dolayısı ile bu tür diyetler sağlığa son derece zararlıdır.
Hemen harekete geçin…
Kilolarınızdan sonsuza kadar ve kalıcı olarak kurtulmak istiyorsanız hemen, şimdi harekete geçin. Önce bir iç hastalıkları uzmanına başvurarak metabolik ve hormonal durumunuzu kontrol ettirin. Bununla birlikte yeme içeriğinizi ve yeme davranışınızın da detaylı araştırıldığı bir muayeneden geçin. Beraberinde hiç bir şeyin yasak olmadığı rejimin asla bozulmadığı ama gün içinde kendi dengelemenizi yapabileceğiniz sağlıklı beslenme prensiplerini öğrenin.

Diş Sağlığında Doğru Bilinen Yanlışlar

bayan trend - kadınlar için güzellik sırları
Diş sağlığı,vucüdumuz üzerindeki en önemli yere sahip sağlık unsurudur.Nefes kokması,sosyal ortamların bozulmasına,insanın kendini kötü hissetmesine ve insan ilişkilerinin bozulmasına kadar ciddi sorunlara yol açar.Bazı kulaktan dolma bilgilerle kendimizi kandırıyoruz.Fakat her doğru bilinen,aslında doğru değildir.Bir makaleye göz atalım.

Diş hekimi Göknur Gözen Halfon, bu konuda bazı başlıklara dikkat çekiyor:
• İyi bir ağız bakımı için dişleri düzenli olarak fırçalamak yeterlidir. (YANLIŞ)
Sadece fırçalamak yetmez. Dişler ağız yüzeyinin sadece yüzde 25’ini kapladığından, kalan yüzde 75’lik ağız yüzeyi fırça ve diş ipi ile yapılan temizlikten sınırlı fayda sağlar ve ulaşılamayan yüzeylerdeki bakteriler hızla çoğalarak dişlerin üzerine ve tüm ağıza yeniden yayılırlar. Bakteri plağına karşı etkili ve sürekli kullanıma uygun bir ağız gargarası, fırça ve diş ipi, günlük etkin bir ağız temizliği sağlar.
• Dişler, yatay yönde (ileri geri) fırçalandığında daha temiz olur. (YANLIŞ)
Dişetinden dişe doğru, her dişi 8 kez süpürecek şekilde dişleri fırçalamak tavsiye edilen yöntemdir. Dişlerin her yüzeyini, dil ve damak yüzeyi, yanak yüzeyi ve çiğneyici yüzeyi 8er kez süpürülmelidir, ara yüzler diş ipi ile temizlenmelidir. Dişlerin günde 2 kez 3 dakika fırçalanması gereklidir. Dişler, sabah kahvaltıdan sonra ve gece yatmadan önce üçer dakika fırçalanmalıdır.
• Ağız kokusu herkeste olur ve geçmez.( YANLIŞ)
Çeşitli araştırmaların sonuçlarına göre, kötü kokunun başlıca nedenleri; sindirim sistemi rahatsızları ve ağız – diş rahatsızlıklarıdır. Sindirim sistemi rahatsızlıkları için doktora gidilmelidir. Ağız ve diş rahatsızlıklarının nedeni çürük diş ve diş eti enfeksiyonudur. Bunlar için en kısa zamanda hem bir diş hekimine gidilmeli, hem de diş fırçası, diş ipi ve bakteri plağına karşı etkili, sürekli kullanıma uygun bir ağız gargarası ile etkin bir ağız bakımı alışkanlık haline getirilmelidir.
• Diş etleri kanıyorsa fırçalamayı kesmek gerekir. (YANLIŞ)
Aksine bir diş hekimine gidene kadar, fırçalama süresini uzatıp, diş ipi kullanıp, antibakteriyel bir ağız gargarası ile ağız bakımınızı etkin bir şekilde yapmayı alışkanlık haline getirmeniz tavsiye ediliyor.
• Tüm dişeti sorunlarının kesin çözümü cerrahi tedavidir (YANLIŞ)
Tüm dişeti sorunlarının çözümlenmesinde iyi ve etkin bir ağız hijyeninin sağlanması vazgeçilmez bir kuraldır. En gelişmiş tedavi yöntemleri bile kullanılsa, bireyler ağız hijyenine gereken önemi göstermezler ise tedaviden bir sonuç alınamayabilir.
• Protezi temizleyip geri takmak ağız bakımı için yeterlidir. (YANLIŞ)
Hayır, ağzın tamamı da etkin bir şekilde temizlenmelidir. Varsa dişleri fırçalamak ve sonrasında ağız boşluğunun hijyeni için bakteri plağına ekili ve sürekli kullanıma uygun bir gargara kullanmalıdır.
• Diş eti yarıklarının olduğu bölgelere diş fırçası değdirilmez. (YANLIŞ)
Öncelikle o bölgede hiçbir besin artığının kalmadığına emin olunmalıdır. Dişetinde yarık olması diş eti hastalığının göstergesidir. Tedavi olmak için en kısa zamanda hem bir hekime başvurulmalıdır hem de etkin bir ağız bakımı alışkanlık haline getirilmelidir. Bunun için; diş fırçası kullanımı ve diş ipi kullanımı öğrenilerek düzene sokulduktan sonra bakteri plağına etkili bir ağız gargarası ile desteklemelidir.
• Her hamilelikte bir diş kaybedilir. (YANLIŞ)
Halk arasında yaygın olan, her hamilelikte diş kaybedildiği ve çocuğun dişten kalsiyum aldığı düşüncesi yanlıştır. Aslında ağız bakımı eksikliği ve hamilelerin %70inde görülen kusmalara bağlı olarak dişlerde çürük ve dişeti rahatsızlıkları ortaya çıkar. Uzun süreli kusmalarla midedeki asidin ağız boşluğuna gelmesi nedeniyle annenin dişlerinde çürükler ve dişeti enfeksiyonları başlar. Hamilelik esnasında, diş fırçalama, diş ipi ve 3 ayda bir hekim kontrolü tavsiye edilir. İlk ve üçüncü üç ayda acil olmayan diş tedavilerinden kaçınılmalıdır.
• Ortodontik tedavi sırasında dişler çürür. (YANLIŞ)
Ortodontik tedavi esnasında dişler üzerine yapıştırılan braketler daha fazla besin artığının dişlerin üzerine yapışmasını sağlar. Bu nedenle daha fazla ve daha özenli diş fırçalamak, ortodontik arayüz fırçaları kullanmak ve bakteri plağına etkili bir ağız gargarası ile ağız bakımının üçüncü adımını da tamamlamanız gerekmektedir. Kanama varsa mutlaka hekime başvurulmalı ve bu üçlü bakım sürecine bir an önce başlamalıdır.

Ramazan'da Oruç Tutarken Yapılacaklar

bayan trend - kadınlar için güzellik sırları
Kadınlar için,oruç tutarken vücudu hazırlama ile ilgili bir makale edindik.Obezite ve metabolizma hastalıkları uzmanı Dr Ayça Kaya bu konu ile ilgili birikimini sunmuş.İşte Dr. Ayça Kaya'nın ağzından vucüdü oruç tutmaya hazırlamak..

Oruç tutmak bütün dinlerin ortak paydalarından biridir. Şekil ve içerik olarak farklılıklar gösterse de tüm dinlerde vücudu arıtmanın bir yolu olarak görülür. Oruç tutmanın vücuda çok fazla yararı vardır. Özellikle son yıllarda yapılan birçok araştırmada, canlıların sağ kalım süresini uzatmanın en iyi yollarından biri kalori kısıtlaması yapmak olarak gösterildi. Bu açıdan baktığımızda, beslenme yetersizliği yapmayan kalori kısıtlaması yapmak, direkt yaşam süremizi uzatıyor ve metabolik hastalıklara yakalanma riskimizi azaltıyor.
Oruç tutmak da bir tür kalori kısıtlaması yapmaktır aslında. Ancak çoğu zaman sahura kalkmıyoruz ve iftarda kendimizden geçmişçesine pilavlar, börekler, etler, pideler ve çeşit çeşit tatlılar yiyerek orucun vücudumuza vereceği yararı yok edip kendimize zarar veriyoruz.
Özellikle oruç tutacağımız bu yıllarda, oruç tutmak yaz aylarına denk geldiği için günler çok uzun ve çok sıcak. Eğer gerekli önlemleri baştan almayı bilmezsek birçok sağlık problemi yaşayabiliriz. O nedenle siz siz olun ve ramazan ayı başlamadan, daha sağlıklı oruç tutabilmek için vücudunuzu hazırlayın ve beslenme içeriğinizi biraz değiştirin:
• Her gün sekiz bardak su içmeye özen gösterin. Eğer su içmeyi sevmiyorsanız, su içmeyi sevmek için çeşitli yöntemler deneyebilirsiniz. 1 litre suyu bir sürahiye koyun ve içine taze meyve (çilek, elma, limon, nane) dilimleyin. Sürahiyi her zaman görebileceğiniz bir yere koyun ve vücudunuzu suya doyurun. Oruç tutmaya başladığınızda bunu alışkanlık haline getireceğiniz için, iftarda ve sonrasında su içmeyi ihmal etmezsiniz.
• Her sabah muhakkak kahvaltı yapın. Kahvaltı da az yağlı peynir, haşlanmış yumurta ve bol domates, biber, salatalık gibi su oranı yüksek sebzeleri tercih edin. 1 hafta öncesinden bile bu şekilde kahvaltı yapmaya alışırsanız, sahura kalkma ihtiyacı duyarsınız ve sahursuz oruç tutmamaya çalışırsınız.
• Özellikle akşam yemeklerini oruca başlamadan önce daha hafif yemeye özen gösterin. Çorba, etli bir sebze yemeği, yoğurt ve ekmekten oluşacak şekilde hazırlayın akşam yemeklerinizi. Ramazandan önce akşam yemeklerinizi bu şekilde yemeye başladığınızda, vücudunuz alışacağı için ister istemez iftarda ağır yemekler yiyemeyeceksiniz.
• Akşam yemeğinden sonra hiçbir şey yiyip-içmeyin. Gece yatmadan 3 saat önce besin alımınızı kesin. Akşam yemeğinden sonra yeme-içme alışkanlığınızdan kurtulabilirseniz iftardan sonra da yeme alışkanlığınız olmaz ve daha rahat bir mide ile oruç tutabilirsiniz.
• Çay, kahve tüketiminizi sınırlayın. Çünkü çay ve kahve vücuttan su atar. Yaz aylarında vücudun suya daha çok ihtiyacı olduğu için bu tür içecekler fazla tüketilirse susuzluk daha çok oluşabilir. Özellikle oruç tutmaya başlamadan önce bu alışkanlıklarınızdan uzaklaşırsanız ramazanda daha rahat edersiniz.
• Her gün 45-60 dakika arasında yürüyüş yaptığınızda vücut direncinizi artırırsınız. Daha dayanıklı olursunuz. Kendinizi daha güçlü hissedersiniz. Ramazan ayında da yürüyüşlerinizi yapmaya devam edin. İftardan 2 saat sonra yapacağınız en az yarım saatlik yürüyüş metabolizmanızı düzenler.